* Osman Özsoy yazaramesaj@gmail.com
Bugünlerde ülke gündemi ile ilgili neyi merak ediyorsanız, aşağıda sonuçlarına yer vereceğim araştırmada yanıtı bulabileceksiniz. Ama öncelikle, son günlerde haberlere sıkça konu olan çeşitli kamuoyu araştırmalarıyla ilgili bir noktanın altını çizmek gerekiyor.
Yapılan tüm araştırmalar, bugünün fotoğrafını veriyor. Yani 2 ay sonra bir vatandaş ortaya çıkıp, "İyi ama Mayıs ayındaki ankette durum böyle değildi" demesi gerçekçi değil. Aslında iyi bir araştırma ile bu konudaki farklılıklar da tespit edilebilir. Keşke fırsat olsa da aynı deneklerle bir daha görüşülebilse ve eğer varsa içlerinde parti tercihini değiştirenler veya bugünlerde kararsız iken sandık yaklaştığında kararını verenlerin bu yönelişlerinde nelerin etkili olduğu tespit edilebilse. Bence çok yararlı olurdu. Hatta bu seçmen reflekslerini tespit açısından bir bakıma ihtiyaç da...
Sizleri daha baştan sıkmamak için araştırmanın künyesine yazının sonudan yer vereceğim. Şimdi hemen, araştırmalarına oldukça güvendiğim GENAR Araştırma firmasının "Partiler 22 Temmuz Yarışına Nereden Başlıyor" başlıklı Türkiye Siyasi Gündem Araştırması'ndan derlediğim verilere geçelim.
Gül mü Baykal mı?
Cumhurbaşkanını halkın seçmesi durumunda, eğer ikinci tura Abdullah Gül ve Deniz Baykal kalırsa, Abdullah Gül, Baykal'ın %22'sine karşılık %51'lik destek alacak görünüyor. Bu duruma göre Baykal sadece sol seçmenlerden oy alırken, Abdullah Gül'ün merkez sağ partilerden de oy alacağı sonucu ortaya çıkıyor. Bu veriler aynı zamanda, cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde DYP ve Anavatan'ın Gül'e karşı takındığı tutumun kendi parti tabanlarında çok da onaylanmamış olabileceği gibi bir sonuca da götürmesi ihtimal dahilinde. Fikir beyan etmeyenleri saklı tutarsak, %23'lük bir kitlenin her iki isme de sıcak bakmadığı görülüyor.
Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde yaşananlarla ilgili olarak, hükümetin, genelkurmay başkanlığının, CHP'nin, DYP'nin, ANAP'ın, üniversitelerin ve medyanın tavırları ile alakalı olarak Türk toplumu sayılanlardan hiç birinin tavrını olumlamamaktadır. Bu sonuçlar bize, Türk halkının gerilim istemediğini gösteriyor.
Solda lider arayışı...
Türk toplumuna göre birleşik solun liderliğinde sivrilen isim, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül. Baykal ve Sarıgül başa güreşiyorlar. Ancak Baykal'ın yıllardır CHP'nin lideri olduğu düşünüldüğünde, Sarıgül'ün onun yerine talip en güçlü aday olduğu sonucu ortaya çıkıyor.
Tablo şöyle: Deniz Baykal %13.9, Mustafa Sarıgül %13.3, Ahmet Necdet Sezer %10.7, Zeki Sezer %7.7, Hikmet Çetin %4.9, Erdal İnönü %3.2.
İlginç olan veri ise, toplumun yaklaşık yarısının (%45'inin) solda ne olup bittiği ile hiç ilgilenmediğini söylemesi.
Öncelikli sorun...
Türk toplumunun birincil sorunu: İşsizlik.
Türk toplumunun %40'ının temel gündemi işsizlik iken, yüzde 19'u ise ekonomi diye cevap vermiş. Bu durumda toplamda yaklaşık %60'lık bir kesim Türkiye'nin öncelikli sorunu olarak ekonomiyi görmektedir. Öyle anlaşılıyor ki, halkın gündemi ile toplum mühendislerinin gündemi arasında büyük farklar var. Sizler son 1 aydır gündem belirleyen kişi veya kurumların ülkenin bu temel sorununa iilişkin yeni bir yaklaşım veya çözüm önerisi getirdiğini hiç duydunuz mu?
Yolsuzluklar, eğitim, demokrasi, rejim tehlikesi, cumhurbaşkanlığı gibi konular da Türk toplumu açısından sorun olarak görülmekle beraber, ikincil sorunlar olarak değerlendirilmektedir.
Bugünkü tablo 2 partili Meclis'i işaret ediyor?
22 Temmuz 2007'de yapılacak olan Milletvekilliği Genel Seçim yarışına partiler bu hafta itibariyle şu oy oranlarıyla başlamış durumdalar:
AK Parti %43.9, CHP-DSP %21.5, DYP-ANAP (DP): %9.0, MHP: %7.3, GENÇ PARTİ:%6.7, DTP:%6.1, SAADET PARTİSİ:%1.8, DİĞER:%3.8
AK Parti seçim yarışında bugün itibariyle önde görünüyor. 2 ayı aşkın bir kampanya sürecinde bu tabloda elbette değişmeler olacaktır.
Ancak, DTP'nin bağımsız adaylarla seçime gireceğini dikkate alındığında parlamento (muhtemel ki en az) 3 partili olacaktır. Diğer taraftan DP'nin %10'u aşma potansiyeli taşıdığı görülmektedir. MHP ve Genç Parti, barajı zorlayan bir trend içindedirler. Seçim sürecinde atacakları stratejik adımlar barajla olan ilişkilerini belirleyecektir.
Kararsızlar iki partide toplanıyor?
Kendilerine en yakın gördükleri parti sorulduğunda yaklaşık %15'lik kararsız kitlenin yarıdan fazlası yine kararsız durumda kalıyor. Diğerlerinin ağırlıklı olarak AK Parti ve CHP'ye kaydığı görülüyor.
Tatilde kim gider sandığa?
22 temmuzda sandığa gitmeyeceğini söyleyenlerin oranı sadece %6. %17.7'lik bir kitle ise seçim nedeniyle tatilini bozmayı düşünmüyor. Doğrusu bu büyük bir rakam. Tatile rağmen sandığa gideceğini söyleyenlerde AKP seçmenleri 1., DYP-Anavatan seçmenleri 2. sırada.
Vatandaş rejim tehlikede söylemini benimsemiyor. Ancak, bir kısım tereddütleri de yok değil. %54 rejim tehlikede değildir derken, %38 rejim tehlikede cevaı veriyor. Deneklerin %8'i ise bu konuda fikir sahibi değil.
Türkiye'nin öncelikli sorunlarının sorgulandığı soruda, rejimin tehlikede olduğunu söyleyenler %4 iken, hatırlamalı soruda bu oran %38'e yükselmektedir. Bu veriler, bu anlamda yapılan propagandanın seçmen nezdinde karşılığının oluştuğunu göstermektedir.
www.genar.com.tr adresinden araştırmanın detaylı sonuçlarına ve künyesine ulaşabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder